-elinde şehir haritası, bir cesaret otobüse binen neolitiğin başına neler geldi? iri kıyım biletçi, pasaportunu nasıl kaptı, otobüstekilerle biletçiler arasında neolitik yüzünden çıkan tartışmanın sonunda ne oldu? bükreş'teki ilk gününde dolandırılmanın eşiğinden dönen neolitik tırstı mı?
-saatlerce dolaşan, ara sokaklara, bulvarlara gire çıka bir hal olan neolitik neden bir bakkal/market bulamadı? bulduğu tek bakkalda da iki portakal, biraz bisküvi ve ülker çubuk krakerden (küreselleşen türk markalarına da bakınız) başka bir şey göremeyen neolitiğin isyanı: bu ne biçim AB üyeliği, ne biçim serbest piyasa kardeşim! çok ve çeşitlli mallar var sanıyor idik evropa'da!
-tv kanalları arasında dolaşırken kanal d'ye rastlayan neo'nun şaşkınlığı (uydudan falan diyil, bildiğiniz kanal d, ama rumence yayın yapıyor). binbir gece dizisine hasta olan bükreşli sosyolog kızın neo'ya ısrarı: "ay gelecek bölümlerde neler oluyor, anlatsana"
-31 ekim cadılar bayramını drakula'nın memleketi romanya'da geçirmekten pek memnun olan neo, otelin dokuzuncu katında camın önünden geçen adamı görünce aklını mı oynattı, yoksa her şeyin makul bir açıklaması var mıydı?
pek yakında bu sayfalarda!
*bizim ofiste kullandiğimiz bir tabirdir bu "bulıt bulıt", rapor benzeri bir metin yazmak gerektiğinde bizim koordinatör kullanır, "sen önce bulıt bulıt (bullet bullet yani maddeler halinde) yaz bana yolla, ben hallederim" der. ne zaman duysak gülüşürüz kızlarla :) ben de bükreş maceralarıma böyle bi girizgah yaptım. memlekete döndüm efendim, özlemişim çok, sevgiler...
Bugünlerde buraların özlenecek bi hali kalmadı pek, Üzülür mü Üzülmez mi ne bi adamlar filan, bi dolu saçmalık yine.:(
YanıtlaSilAma, sen hoş gelmişsin.
Ağzının tadı yerindeyken, keyfini çıkar.
Şu bulıtları açmanı heyecanla bekliyorum.
:))
cok guldum bulıt bulıt'a. saftirik bir tipim ya, bükreş bulutluydu herhalde biraz diye dusunup, "bulut bulut" yazacağına "bulıt bulıt" yazmış olabilecegin bile geldi aklima ilk anda. neyse ki hemen inip aciklamayi okudum da kendime geldim. ben de artik bu bulıt'i gunluk hayatta kullanirim izninle :)
YanıtlaSilbi de evet, en kisa zamanda bulıtlari acmani bekliyorum ben de.
keyfin bozulmasin hic.
hosgeldin :)
Hep böyle yapıyosun. "Arkası yarın" diyosun, diyosun yazmıyosun. Hayatta da inanmm artık sana:P
YanıtlaSilekranın karşısında kahve yudumlayan elektra 9.kattan geçen adam ve sonrasını düşününce kahkahalarıyla boğazına kaçan kahve sonucu boğulma tehlikesi atlatınca ve ekran kahve ile kaplanınca hem kendini hem de bilgisayarı kurtarabildi mi?
YanıtlaSilsen yaz ben de yazayım yani:)) hoşgeldiiin:)
ekmekci kız,
YanıtlaSilgazetesiz, tv'siz geçen dört gün sonunda dönüş uçağında hürriyet'i görünce tuhaf bi şekilde sevindiydim, aa türkçe ne guzel diye (toplantı programı sıkıcıydı çok, ondan özledim sanırım buraları biraz da) fekat okuyunca amaan ya, ne biçim memleket duygusuna kapıldım hemen. neyse, söz konusu olaya tepkinin büyümesi de bi şeydir en azından.
bulıt'ları haftasonundan önce açmayı umuyorum.
...
şule,
ehehe :) yazarken bana da o çağrışımı yaptı, böyle anlayan olur kesin diye düşündüydüm.
tabi tabi, güle güle kullanın bulıt'ları :)
açıcam bulıtları da araya başkanlık seçimi girdi, gündemi çok takip eden bi blog ya burası :P hemen bi yazı döşedim obama hakkında :)
...
arzu,
aa yazıyorum yahu! tamam hemen ertesi gün olmuyor bazen ama... hem böylesi daha helecanlı :) azz sonra!
...
elektra,
suspense (türkçesine ne diyeceğimi bilemedim, merak uyandırıcı?) dolu yorumun da beni güldürdü :) kurtardın inşallah bilgisayarı?
hoşbulduuk! :)
Hoşgeldin Neolitik hanım, bulıt bulıtları bekliyorum meraklan...
YanıtlaSil