evsahibi takım saha avantajını kullandı, şimdi önümüzdeki maçlara bakacağız

gece üçe kadar seçim programlarını izledim, sabah sıcakta zar zor uyanıp işe doğru yola çıktım, tam bebek'e yaklaştığım sırada "ütüyü prizden çıkarmadım" şüphesine kapılıp taksiye atlayıp geri döndüm ve tabii ki de ütüyü fişten çıkardığımı görüp kendime saydıgım küfürlerle tekrar işe doğru yola koyuldum. kendimi bir an önce ofise atıp bu şahane(!) sabahı bitirmeden önce, ofise giden sokağın başındaki bakkaldan gazete alayım dedim.

gece zaplayarak izlediğim binbeşyüz seçim programından ve sabahki ütü saçmalığından dolayı bir hayli dalgınım, dışardan gazeteleri seçip tam bakkala gireceğim sırada sol tarafımdan bir mikrofon ve kamera yaklaşıp bir ses "alman televizyonundan geliyoruz, seçimleri değerlendirir misiniz bize?" demesin mi? böyle durumlarda genel eğilimim hemen "hayır" deyip uzaklaşmaktır ama bu sefer gafil avlandım, kamera çoktan çekime başlamıştı, çekimi yapan kadıncağız da yüzüme umutla bakıyordu, kıramadım, başladım konuşmaya. "Ne diyorsunuz AKP'nin bu kadar çok oy almasına diye sorunca, "ee beklediğimiz bir sonuçtu bu, pek şaşırmadım" dedim. Peki neye bağlıyorsunuz bu başarıyı deyince de "iktidarda olmanın avantajlarını iyi kullandılar, kampanya döneminde çok çalıştılar, sosyal yardımlar vs. tabii ordunun müdahalesi de milletin ona aksi yönde bir irade göstermesine neden oldu." diye cevap verdim.

konuşuyorum ama ne dediğimden emin değilim, "sanırım saçmalıyorum" diye paniğim ama bir yandan da sakinim, tuhaf bir durum. bir ara "sol yok ki memlekette, pek çok insan üç sağ partiden birini seçmek zorunda kaldı ve en iyilerini yani AKP'yi seçti" dedim. son olarak da "bundan sonra geleceğe bakmak lazım (cumhurbaşkanlığı seçimleri vs.) uzlaşma arayacaklarını tahmin ediyorum." deyip bitirdim. kadın çok teşekkür etti, ben sersemlemiş bir şekilde bakkala girdim, baktım beni biraz daha çektikten sonra bir başka kurban aramak üzere istiklal caddesine çıktılar.

sonra ofise gelip arkadaşlara anlatırken fark ettim ki, maç değerlendirmesi yapan bir teknik direktör gibi konuşmuşum :) allahtan alman televizyonuydu, kimse izleyemez.

guten tag :)