izin..


cuma akşamından itibaren izinliyim, denize gitmek yalan oldu, annemlere gidiyorum, ablam da gelecek, birkaç gün dinlenip, yerlerde sürünen moralimi düzeltip, koli yapmak üzere geri döneceğim. 2007, "koli yılı" oldu benim için zaten, iki kere ofis taşıdık, bir daha taşıyacağız. şikayetlenen biri olmak istemiyorum ama hakkaten fazla oldu bu, biri "taşınıp durasın inşallah" diye beddua etti sanırım :(

sıkıntıdan olsa gerek acayip rüyalar görüyorum, konusu falan yok pek... siyah oje sürmüşüm mesela, ama emin değilim güzel olup olmadığından, "niye sürdüm" diye düşünüyorum tırnaklarıma bakarak. bir başka rüyada da elim kadar büyük hamamböcekleriyle dolu eski bir evdeyim, dehşet içindeyim tabii, böcekler kaçışıyor, "ilaçla da ölmez bunlar" diyorum kendi kendime. (elektra ne diyosun, psikopata bağladım sanırım, ev meselesi içimdeki gotik insanı açığa çıkardı, siyah ojeler, kara böcekler ıyy!)

böyle sıkıntılı bir yazıya resim olarak ne bulsam diye düşünüp yine tatil, deniz temasından devam edeyim dedim. dönüşte ahmet haşim'in tatilden dönenlere nasıl gıcık olduğunu anlattığı yazıyı koyacağım bütün tatile gidemeyen ahali için :) zaten tatil (yani illa da deniz kenarına gitmek, deniz-güneş vs.) modern dünyanın dayattığı bir şey canım. büyüklerimiz böyle tatil tatil diye mızmızlanıyor muydu? ühü..

7 yorum:

Köşenin Delisi dedi ki...

Ya ciddedn pek ürkünçmüş el kadar hamamböcekelri...ben kesin dudağım uçuklamış olarak uyanırdım :) BU arada..pek yorum yazamasam da devamlı okuyorum, belirteyim istedim :) Mesela şu ev sahipleriyle ilgili yazına yorum bırakmak için bin kere açtım sayfayı, ama hep bi türlü fırsat olmadı bırakmaya :))

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Neo, bu yorum işi Elektra'nın.
Ama, belli ki senin canın sıkkın, ondan bu haller. Sen bir havalan, kendini daha iyi hissedersin. Hele anne-abla kucağı daha iyi gelecek sana. Bekliyoruz.:))

Adsız dedi ki...

acaba istemedigin bir isin altina girdin de, niye yaptim ki ben boyle birsey diye mi dusunuyorsun bugunlerde. sonra da bunun cozumsuz oldugu saniyorsun belki.
neyse uzaklasmak iyi gelecektir. nedense ankara'ya gidecekmissin gibi geldi bana okuyunca. deniz olmayan bir yere gidiyorsun diye mi acaba?

acaba? acaba? acaba?

pelin the psychic dream interpreter/investigator

gülçin dedi ki...

iyi tatiller, keyifle dönmenizi dilerim, bekleyeceğiz sizi :)

elektra dedi ki...

neolitikhanım, vallahi aynı pelin gibi düşünmüştüm, o yazmış zaten. yapma güzel kardeşim, istemediğin sorumlulukların altına girme:)
ayrıca, annem annem, hangi denizin kucağı yerini tutarmış şaşarım yani... iyi tatiller...

endiseliperi dedi ki...

sevgili neolitik hanım,
ben de seni çok özledim. bu aralar bir karmaşa, koşturmaca vardı hayatımda. daha düzenli gelirim artık. şu wordpress kullanıcılarına konan yasak can sıkıcı. ne olmuş, anlamadım. yani hepsi neden yasaklanır ki? içeriğe ilişkin bir yargı değil de teknik hikayeler yüzündendir herhalde.

herneyse. işyerini taşıyacaksınız, peki ama evini de mi taşıyacaksın? ev buldun mu? boyacıköy'de mi olacaksın yine?

tatilde bütün aile birarada olmanız da çok hoş olacak. ben denizi içine girilecek bir şey olarak hiç düşünmem. orada, çarpan, çırpınan, dalgalanan güzel bir şeydir, o kadar. evde uzun kahvaltılar, haberler, dedikodular, uzun gelecek planları, temenniler ile geçirilecek bir tatilden daha şahanesi yoktur:)

güle güle git, dinlen, gel.

sevgiler, öpücükler.

miso dedi ki...

Merhaba,
Çok zor bu taşınma işleri, çook. Ben de eylül başında taşınacağım umarım. (Umarım diyorum, çünkü taşınacağımız evin içi yapılıyor ve teslim tarihi temmuz sonuydu. Taşınma bile daha sevimli geliyor)

Kolay gelsin
marruu