evden, ofisten, mahalleden ayrıntılar serisi -1-


gayretkeş çinliler bir araya gelince

bu yeşil yuvarlak yastıkçığı kucaklayan çinli arkadaşları, londra'da ikinci el eşyalar satan bir dükkanda bulmustum. aslında iğnedenlik/ignadanlık? olarak tasarlanmış ama bu ara şeker kavanozunun kapağı üzerinde görev yapıyorlar. elele tutuşmuşlar ve suratlarında "ha gayret" gibi ifade var :) sehpanın üzerinde fotograf makinesinin karşısında durduklarını görünce "dur ben bi çekeyim şunları" dedim. çekerken de "fotoğraf benim için çerçeve demek, ışıktı, diyaframdı beni bağlamaz, o dikdörtgenin içinde ne gördüğüm önemli" gibi bi laf ettim. bu da şuradan çıktı, fırtına bey kendisine ikinci el, analog bir fotograf makinesi aldı, devasa bir gövdesi, kafam kadar bir objektifi var. dijital fonksiyonu da vardır dedim ama olmadıgını duyunca bozuldum biraz. bana ışıktı, diyaframdı uzun uzun bir şeyler anlatınca, ben de gecenin sonunda bu lafı ettim :) o da benim sevimli ve bi o kadar da küstah olduğumu söyleyerek makine hakkında bir şeyler anlatmaya devam etti.

**************


çukurcumalı gripin apla

gripin kutusunu çukurcuma'daki bir eczaneden aldım. eski köhne bir eczane bu, içeride yıllardır sizi bekliyormuşçasına büyük bir ilgiyle karşılayan ve türk filmlerinde eve gelip "kızınız bir sinir buhranı geçiyor" diyen doktorlara benzeyen yaşlıca bir bey var. bu eczaneyi ilk kez, cama yapıştırılmış "insan vücudü" nasıl çalışır posterini görünce fark etmiştim. insan vücudunun bir makine gibi çizildiği, üzerinde "guddeler merkezi", "hamızı karbon" gibi eski şeyler yazan o posteri başka bir gün anlatayım size. Gripin, annemle kodlanmıştır benim zihnimde, çocukken bakkaldan gripin almaya gönderirdi, ben de ısrarla kutusunu bana vermesini isterdim. annem hala kullanır gripini ama artık üzerinde o başını tutmuş kadının resmi yok kutularda. gripinle ilgili son bir not, eski reklamlarında kadınlar kullanılmışsa baş ağrısına, erkekler kullanılmışsa adale ağrısına iyi geldiği vurgulanmış :)

3 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Evet, Gripin, kadınlar kullanınca baş ağrısına, erkekler kullanınca adale ağrısına iyi gelir; çünkü erkeklerin beyni yoktur.
Iyy, ivraanç oldu, bu adolesan esprisi... :-))
Ama, haketmemişler mi yani, ööle bir reklamcılık ayrımcılığı yaptıklarında?
:)

endiseliperi dedi ki...

:) çok güldüm:)

evet annem de gripin kullanır, bakkaldan gripin almak için beni gönderir, kutunun üstündeki kadının acısını iliklerimde hissederdim. annemin ağrısının resmi, o kadındı, diyeyim.

japon sumoculara da bayıldım,fotoğrafa getirdiğin yoruma da:)

neo dedi ki...

ekmekci kız,

:)) gripin'in eski reklamlarına bakmak istersen, aşağıda bir link var

http://www.gripin.com/nostalji.htm

bence de haketmişler :)

...

peri,

bir kuşak için ağrı, gripin kadınıyla özdeşleşmiş sanırım. bu ara msn'deki resim bölümüne koydum bu resmi, herkesten benzer şeyler duydum.

sizi güldürebilmek benim icin büyük saadet efenim :)