ergenekon'a karşı karışık hislerle doluyum. bazen oturiyim bilgisayarları göçerten iddianame de dahil olmak üzere hepsini okuyayım [açıklanmadan önce bana yolladılar, bi bak tashih var mı diye ehehe], kanada'daki tuhaf adamdan sinan aygün'ün duşakabinine kadar bütün ayrıntılara hakim olayım, ortamlarda verdiğim detaylarla dikkat çekeyim. bazen de aman yaa, neresinden tutacağım, her gün yeni bi şey çıkıyor, zaten fazla popüler oldu diye soğuyorum. yeni çıkmış, herkesin üzerinde konuştuğu best seller roman muamelesi yapıyorum resmen olaya. serdar turgut da demiş ya "sonunda bi şey çıkmasa bile iddianameyi dan brown'a satarız".
yok hafifsemiyorum, türkiye bi noktaya geldi diye tuhaf bir iyimserliğe bile kapılıyorum. hayırlısı.
4 yorum:
hmm, yorum yok. alternatifler,
a) ergenekon'la dalga gecilmesinden hoşlanmıyorum, cok hassas, kritik bir mevzu.
b) sen siyasete, gündeme hiç bulaşma, kitaptı, filmdi, ıvırzıvırdı yaz, sonra ergenekon mergenekon, yemezler!
c) ya ne guzel kitaplarla ilgili felan şeyler oluyodu burda, aa nedir bu böle, uğramiycam bi daha valla!
d) hepsi
Bence "e" şıkkı. Kafalarımız fena karışık, neresinden tutacağımızı bilemiyoruz.
evet evet e şıkkı :)
Neolitik Hanım,
Yüz yıllık ittihatçı istibdatı ve onun derinlerdeki kumpaslarıyla yaşadık, yaşıyoruz. Güneşin balçıkla sıvanamayacağının yeni bir örneğidir bugünkü hallerimiz.
Ergenekon'a pek birşey olmayacak kanımca. Sadece deşifre olan bugünkü yapısı revizyondan geçirilecek, içindeki beceriksiz çılgınlar ayıklanacak, belki biraz eli yüzü toparlanacak.
Ama artık kolay kolay kimse yemeyecek ittihatçı numaraları... Darbe girişimleri daha sofistike, daha rafine olmak zorunda olacak. Biz göremesek de bizden sonraki kuşaklar birgün medeni, demokratik bir ülkede yaşama şansına nail olacaklar -eğer o güne kadar dünya batmazsa.
Yorum Gönder