klasikler, zombiler, vampirler

birkaç ay önce ingiliz gazetelerinden birinde görmüş, "aa bunu hemen bloga yazayım, jane austen muhiplerinin de haberi olsun" dediydim. ama üşengeçlikten bir türlü yazamayınca unuttum gitti, radikal kitaba bir baktım, haberini bırakın kitabı çevirip basmışlar bile ayol!

bence enteresan fikir ama ben zombi sevmem. içim sıkılır, öyle yavaş yavaş yürümelerini falan izlemekten hiç hoşlanmam. "shaun of dead" filmi güzeldir ama o da zaten zombi filmlerini kafaya alır. keşke jane austen'ın vampirli versiyonunu yazsalarmış. mr darcy vampirmiş meğer! bennet de annesinin "kızım vampir mampir, yıllık 12 pound geliri var, hiç düşünme evlen" diye baskılarına maruz kalırmış :)

buyrun zombili aşk ve gurur'la ilgili yazı:


Romanlara zombi geldi


Radikal Kitap - 1 Ekim 2009

Amerikan yayınevlerinden biri bir gün bir fikir bulur. Klasiklere zombiler katılırsa nasıl olur? Karma eser fikrine Jane Austen'ın 'Aşk ve Gurur'uyla başlanır. 'Aşk ve Gurur ve Zombiler', fısıltı gazetesi sayesinde internette infiale yol açar. Ardından kitap yayımlanır ve satış rekorları kırar
FERİDE ÇETİN


Yaklaşık bir yıl önce Amerikan yayınevlerinden Quirk Books’un işbilir editörü Jason Rakulak, karma bir edebi eser ortaya çıkarmak ister ve korku türünde tuhaf incelemeleriyle tanınan Los Angeles’lı yazar Seth Grahame-Smith’i arar. Ona Uğultulu Tepeler, Savaş ve Barış, Suç ve Ceza gibi klasiklerin de yer aldığı uzun bir liste verir ve bu eserlerin içine zombileri katarsa ne olacağını sorar. Seth Grahame-Smith editörün bu ‘uçuk’ fikrini başlangıçta yadırgasa da, sonra Jane Austen imzalı klasik kraliyet romansı Aşk ve Gurur’da karar kılar. Çünkü zeki ama gururlu Lizzy ile kahraman ruhlu ama kibirli Bay Darcy’nin, çevrelerinde zombiler dolaşırken birbirlerine aşklarını itiraf etmede daha ‘önyargısız’ hareket edeceklerini düşünür. Fikir işe yarar. Aşk ve Gurur ve Zombiler, fısıltı gazetesi sayesinde internette infiale yol açar. Ardından kitap yayımlanır ve satış rekorları kırar.

Bu karma romanın fikir babaları, pazarlama stratejileri doğrultusunda, sivri dilli bir yazar olarak bilinen Austen yaşasaydı kitabı çok severdi diyor. Öte yandan İngiliz eleştirmenler, bu durumu saygısızlık olarak nitelendiriyor. Eleştirmenler klasik bir eserin ‘karma’ bir eser haline sokulmasına karşı değil, fakat kitabın kahramanı Elizabeth Bennet’ın etekliklerinin altına bıçaklarını ve ninja yıldızlarını saklayan bir dövüş ustasına dönüşmesi onlara garip geliyormuş.

Bir zamanların ‘ağza alınmazlar’ı
Seth Grahame-Smith, illüstrasyonlarla renklendirdiği kitabını “alternatif bir evrende geçen hayatta kalma mücadelesi” olarak görüyor. Hatta zombi kelimesi İngiliz literatürüne ilk olarak 1871’de girdiği için kitabın birçok yerinde zombilerden ‘ağza alınmazlar’ diye söz ediyor. Saygıda kusur etmemek için Austen’ın 1813 tarihli klasiğindeki hikâyenin aslına sadık kalınması, bu ‘parodi’ romanı daha eğlenceli bir hale getirmiş. Hatta Austen’ın statü farklarının ve insani zaafların yarattığı komik durumları hicvetmedeki ustalığının izinden gidilerek, ana karakterlerle bile sürekli dalga geçildiğini söyleyebiliriz. Mesela, Elizabeth ile Bay Darcy’nin birbirlerine duyduklarını tutku yüzünden sürekli dövüşüp yenişemedikleri bölümler, kahkaha attıracak cinsten.

Aşk ve Gurur ve Zombiler’de ilk olarak, hayattaki tek gayesi kızlarının mürüvvetini görmek olan Bayan Bennet ve kızlarının hayatta kalması için onların savaş sanatlarında ustalaşmalarını isteyen Bay Bennet’la tanışıyoruz. Sonra da birbirinden farklı yaradılıştaki kızları Jane, Elizabeth, Lydia ve Kitty ile... Kızkardeşlerin arasında en soğukkanlısı ve doğuştan katil içgüdülerine sahip olan tabii ki Elizabeth. Yakınlarındaki Netherfield Konağı’na gelen Bay Bingley sayesinde Bennet ailesinin hayatı şenleniyor. Lakin Bingley ile tanıştıkları gece, kasaba ahalisi zombi saldırısına maruz kalıyor. Böylelikle Bingley’in yanındaki yakışıklı ama ukala Bay Darcy’nin ne kadar şahane bir dövüşçü olduğunu fark ediyoruz. Bay Darcy tecrübeli bir canavar avcısı olsa da, Elizabeth ondan nefret ediyor. Çünkü esas kız Elizabeth’e göre, zombiler hayat şartlarını zorlaştırsalar da centilmenlik elden bırakılmamalı. Kendisini çirkin bulup dans etmekten kaçan bir adam, ancak onun avı olabilir. Neyse ki Bingley ve arkadaşı Darcy, Netherfield’den ayrılıyorlar da Elizabeth rahat bir nefes alıyor. Geride Bingley’e tutulmuş Jane ve hayal kırıklığına uğramış anne Bennet kalıyor.

Diğer Bennet kızlarının ilgi alanları, zombi saldırısına karşı kasabalarını koruyacak bir asker alayına kaymış bile. Bu alaydan Bay Wickhamla yakınlaşan Elizabeth başına geleceklerden habersiz. Bu sırada bir anda ortaya çıkan kuzeni William Collins’in evlilik teklifini reddeden Elizabeth, arkadaşı Charlotte’la evlenmesine engel olamaz. Heyhat, şuurunu yitiren ölümlüleri bekleyen kaçınılmaz son zombilere dönüşmektir. Elizabeth, sadece zeki ve sağduyulu insanların hayatta kalabileceği bir evrendedir artık, bir anda ortalıkta biten ninjalarla ya da kana susamış yaşayan ölülerle başa çıkabilecek tek kadın gibidir. Sadece ona aşkını ilan eden Bay Darcy’ye nasıl davaranacağını bilemez. İlk fırsatta içten içe hoşlandığı bu kibirli adamı güçlü kung-fu darbeleriyle duvara yapıştırıverir.Günümüzün çok izlenen Mesajınız Var ve Bridget Jones’un Günlüğü gibi romantik komedi filmlerinde bile, özgürlük peşinde koşan modern kadının başucu kitabı olarak resmedilen Aşk ve Gurur’un zombi versiyonunda feminizmi ‘ti’ye alan bölümlere dikkat edilmeli. Şimdiden bir fenomene dönüşen roman, sadece eğlencelik bir kitap olarak kalmıyor, Romero’nun filmlerinden sonra zombilerle mücadele yolları konusunda da yeni bir referans eser olarak öne çıkıyor.


AŞK VE GURUR VE ZOMBİLER
Jane Austen, Seth Grahame-Smith
Çeviren: Dost Körpe
Domingo Yayınevi 2009, 303 sayfa, 18 TL.