abur cubur muhabiriniz neo tünel’den bildiriyor


ben bugün berliner çörek yedim. “aman ne büyük mesele” diye küçümsenmesin rica ederim. nicedir sabahları burç lebon’un önünden geçerken gözüm takılıyor ama müthiş irademi devreye sokarak pas geçiyordum. ama bugün yağmur çok üzerime gelince “tamam len” dedim, “yiycem, nedir yani, kaloriyse kalori!”. aldım bi güzel, ofiste taze kahve eşliğinde yidim, çok da güzelmiş. Önce “ay çok yağlı galiba, şekeri de fazla mı ne, bitiremiycem” diye ayak yaptım kendi kendime ama, yok nefisti, yedim bitirdim koca çöreği. Benim gibi denemeyenler varsa, şöyle tarif edeyim, bir kere yağda kızarmış şekerli hamur kıvamında ama kızartma da değil gibi, üzerinde pudra şekeri, içinde de marmelat var, ısırınca böle kenarlardan fışkırıyor. anlatırken yine canım çekti, hey yarebbim! neyse tavsiye ederim, nefis.


tünel'de bir italyan daha
biliyorsunuz meşhur italyan dondurmacısı vardı bi tane tünele giderken, şimdi bir tane daha oldu. hem de roma’nın meşhur giolitti dondurmacısı. efenim bu giolitti roma’da parlamento binası karşısında 1900 yılından beri hizmet veren bir dondurmacıymış, üç kuşaktır aynı aile işletiyormuş, kopenhag, new york, seul’den sonraki şubelerini bizim mahalleye açmışlar (ne iyi etmişler). ünlü roma tatili filminde audrey hepburn ile gregory peck’in dondurma yediği sahne giolitti’de çekilmiş vs. tünel meydanına bakan sosyetik bir dürümcü vardı, kantin diye, o kapandı, yerine de işte bu giolitti açıldı. kışa girerken dondurmacı açmak riskli bir karar denebilir ama yok bayağı iş yapıyor, tartolet, kahve servisi de var, ne zaman geçsem birilerini görüyorum önünde. Servis yapan kadın da italyan sanırım, az türkçe biliyor, kapta ya da külahta alabiliyorsunuz, kapta alırsanız üzerine minik kedi dili kurabiye ve yine minik dondurma külahları saplıyorlar, pek şirin oluyor. ceşit bol, ben muzlu, karamelli, incirli, yoğurtlu, vanilyalı, yoğurtlu ve antep fıstıklı denedim (korkmayın hepsini aynı günde değil :) muzlu, karamelli, Antep fıstıklı süper! yoğurtlu fazla ekşi, vanilyanın aroması zayıf, incir de fazla tatlı. Denemeye devam edicem yine yazarım.

dürüm içinde temel reis!
 gerçi  epey oldu, eski Malatya pazarının yerine “salad station” diye bi yer açıldı. ben tek başına salata yiyip doydum diyen sıfır beden bi insan değilim lakin buradaki çeşitlilik beni fena ayartıyor. Karamelize soğan, nohut, kavrulmuş pancar, rende yumurta gibi çok cazip malzemeler var yahu! geçen bir arkadaşım sayesinde keşfettim, meğer salataları dürüm de yapıyorlarmış! Kasede salata yemek sıkıcı ve yorucu geliyor, bu fikir hoşuma gitti. ilk denememde temel reis’i seçtim, yeşillik olarak ıspanak, geri kalan malzeme de “Allah ne verdiyse” diyeyim siz anlayın! Yolunuz düşerse bi deneyin derim. Öyle çok ucuz sayılmaz, arada bir gidilecek bir yer.

efenim, malum kış geldi, içerlere kapandık ama lezzet maceralarımız sürecek, bir başka yazıda fıccın ile mano burger’den bahsedeyim. Haydi afiyet olsun!

8 yorum:

aslı hayvanı dedi ki...

yazın mano burger'e 'istanbul'un en iyi hamburger satanıymış' iddiasıyla götürüldüm. bütün istanbul'u denememiş olmakla beraber hagaden nefizdi.

berliner çörek de bildiğimiz dunkin donut ayol. ya da dunkin donut berliner çörek. onların içi çikolata kremalı ve bavyera kremalı olanları da var ya, ölüyorum kendilerine. şimdi düşüp bayılıciiiim :)

neo dedi ki...

aslı h,

gercekten güzel mano burger, ilkelliğine de hasta oldum :) patatizi kağıdın üstüne döküyolar ya böyle, ellen yiyosun herşeyi, süper!

ya ben donut da yemediydim hiç, valla, nedense bir türlü kısmet olmadıydı, hep böyle amerikan filmlerinde karakola bir kutu donut getirir ya birileri, ordan biliyom ehehe. bavyera kremalı dedin, merak ettirdin bak beni, nerden bulcaz şimdi bizim mahallede?

nalan dedi ki...

dün akşam ben de erenköy istasyon caddesinden saldırılar eşliğinde geçtim. en son lokma tatlısı,profiterol,tulumba yapan bir küçük dükkancık vardır, onun camına yapışıyordum. hemen her şeyi günlük yapar, eve kadar dörtnala koşarsın, o derece yani.
tam saldırıları atlattım eve geldim, ne göriiim. annem kabak tatlısı yapmış, neredeyse karamelize.
bi insan evladı da bu kadarına dayanabilir mi ama ?

hay sana ne dedi ki...

berliner mi :((

bir rahat rahat sosis yemek için almanya'ya göçesim var, bir de bu şerefsiz için...

serpil dedi ki...

Bir de Beyoğlu çukulataları var di mi, fekat dürüm salata ilginç :)

ebru dedi ki...

:))
bu salata istasyonuyla, burç lebon nerededir acaba

neo dedi ki...

nalan,

of kabak tatlısına da bayılırım, bol cevizli olacak, fırınlamış, dediğin gibi karamelize. off! gerçekten dayanamaz insan evladı dediğin.

...

seden,

sosis sevmem ama berliner için değer gibi geliyor :)

...

serpil,

inanır mısın, beyoğlu çikolatalarından bir kez yedim sadece. nedense aklıma gelmiyor pek. salata ilginç hakkaten, menü zengin, diğerlerini de deneyeyim diyorum.

neo dedi ki...

kedi ebru,

salad station, galatasaray yönünden tünel'e giderken sol tarafta, odakule'yi biraz geçince. burç lebon da yine aynı yönde, biraz daha ileride, bershka'yı geçiyorsun, kumbaracı yokuşunun başında, köşede.